Bunu bir perspektife oturtalım: 1950'de, o tür bir ev ancak yıllık yaklaşık 15,200 $ kazanan haneler için erişilebilir durumdaydı—bu da onları o dönemdeki kazananların en üst %2'sine yerleştiriyordu.
Bu, sıradan bir Amerikan rüyası değildi. Çoğu ailenin ulaşmayı hayal bile edemeyeceği bir gelir katmanından bahsediyoruz. Hedef ile gerçeklik arasındaki fark büyüktü, hatta genellikle uygun fiyatlılığı nedeniyle romantize edilen bir dönemde bile.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
15 Likes
Reward
15
4
Repost
Share
Comment
0/400
WhaleShadow
· 12h ago
1950'de en üst %2 ev alabiliyor muydu? Peki ya şimdi, daha umutsuz hissediyorum.
View OriginalReply0
PaperHandsCriminal
· 12h ago
Yani aslında "altın çağ" diye bir şey yoktu, o zamanlar da zengin ve fakir arasındaki fark çok büyüktü...
View OriginalReply0
GasFeeSobber
· 12h ago
Bunu söylemek komik, 50'lerde o ev aslında zenginlerin bir oyuncağıydı, en üst %2... Bizim nesil doğrudan insanları enayi yerine koymakla öldürüldü.
View OriginalReply0
ImpermanentSage
· 12h ago
Yani o dönemde de ucuz bir şey yoktu, hepsi birer dolandırcıydı.
Bunu bir perspektife oturtalım: 1950'de, o tür bir ev ancak yıllık yaklaşık 15,200 $ kazanan haneler için erişilebilir durumdaydı—bu da onları o dönemdeki kazananların en üst %2'sine yerleştiriyordu.
Bu, sıradan bir Amerikan rüyası değildi. Çoğu ailenin ulaşmayı hayal bile edemeyeceği bir gelir katmanından bahsediyoruz. Hedef ile gerçeklik arasındaki fark büyüktü, hatta genellikle uygun fiyatlılığı nedeniyle romantize edilen bir dönemde bile.