ABD işsizlik oranı Eylül ayında %4,4'e ulaştı, bu da beklenenden biraz daha yüksek. Son zamanlarda piyasa, Federal Reserve'in Aralık ayında faiz indirip indirmeyeceği konusunda spekülasyon yapıyor ve olasılık dalgalanıyor, ancak yine de sonunda faiz indireceklerini düşünüyorum.

Bunun nedenleri tek bir şeye bağlı değil. Sadece enflasyonun hayal edildiği kadar yüksek olmaması değil, sadece istihdamın zayıflaması da değil ve elbette finansal piyasalarda zaman zaman yaşanan “likidite sıkışıklığı” da değil. ABD üzerindeki asıl baskı borç.

ABD şirketlerinin borcu devasa, devlet borcu ise daha da şaşırtıcı boyutlarda ve Amerikan hanehalkı da borç altında eziliyor.

Bir aile, parası olduğu için harcama yapmaya cesaret eder, savurgan harcamanın onları zengin edeceği için değil. Aynı mantık bir ülke için de geçerlidir.

Borç artmaya devam ettikçe, faiz ödemek giderek daha da zorlaşır ve eninde sonunda sorunlar baş gösterir. Bu sorunların patlak vermesini önlemek için tek seçenek, faizi bir an önce düşürmek ve böylece herkesin—devletin, şirketlerin, hanehalkının—devam edebilmesini sağlamaktır.

Şu anda küresel olarak durum aşağı yukarı böyle: çok fazla borç, çok fazla risk ve herkes tutunmaya çalışıyor. Dolayısıyla baskıyı hafifletme fırsatı doğar doğmaz, Fed kesinlikle harekete geçecektir.

Aralık ayında faiz indirimi olasılığının yüksek olduğuna inanmamın temel mantığı budur.